Songül ASLAN-Anne
Insanlari cok sevmeni, insanlara güvenmeni sana ben ögretmistim, simdi caresizim ve ne söyleyecegimi bilemiyorum.
Mehmet ASLAN-Baba
Özomun romanini yazmayi düsündüm fakat bana göre olmadigini anladim. Herhalde her satirinda, her sayfasinda mum gibi erirdim ve sonunda ne isik kalirdi ne de ben.
Beste ASLAN-Abla
Özgecan, bir gün kadinlar neden sardunyalari cok sever diye sormustu, cevap veremedigimi görünce ikisinin de kirildikca yeseren dallari var, o yüzden demisti.
Baris ASLAN-Kardes
Kücük kücük kavgalarimiz olurdu ama seni cok özledim abla...
Nazlican AKTAS-Arkadas
Onun icin dua ediyorum, sesini dinliyorum, belki rüyamda görürüm diye fotografina bakarak uyuyorum.
Bahaettin KABAHASANOLU
Özgecan, ülkenin adina ilistirilmis bir hüzün notu olarak sürekli hatirlanacak.
Baba Mehmet Aslan, yazarla sohbetinde bir rüya gördügünü ve rüyasinda Özgecanin kendisine inci taneli tesbihle birlikte iki lale verdigini gözleri dolarak anlatiyor.
Yazar, cebindeki inci taneli tesbihi hatirliyor ve cikarip Bu sizin diyerek uzatiyor. Tesbihi alan Mehmet Aslan, gittikce daha da artan hickiriklara boguluyor ve SOlmaz böyle bir sey diye söyleniyor cünkü tesbihin ucunda iki lale vardi.
Bahaettin KABAHASANOLU, bu durumu Roman bana geldi diye özetliyor