Imam Kuseyrnin tasavvufa dair bu risalesi, tasavvufun bir ilim olarak tesisinde önemli bir yere sahiptir. Eser üc ana bölümden mütesekkildir. Evvelemirde sflerin temel inanc esaslari ortaya konulmakta, baslangictan Kuseyrnin yasadigi döneme kadar yasamis olan tasavvuf büyüklerinin terceme-i halleri islenmekte, sonrasinda ise haller ve makamlar cercevesinde tasavvuf ilminin istilahlari ele alinmaktadir.Yasadigi dönemde h. 5, m. 11. asir karsilastigi ve kendilerini sf olarak vasfeden bazi gruplarin hallerinden sikayetci olan Kuseyr, tasavvufun hakikatinin bu olmadigini, bu kimselerin zahiren sf olarak görünüyor olmakla beraber gercekte yolun büyüklerinin yasam ve hallerinden uzak düstüklerini tespit etmekte ve bu tespitini temellendirme babinda, toplam 83 büyük sf zatin hayat hikayelerini ve tasavvuf ilmine dair yol gösterici sözlerini iktibas etmektedir. Istilahlarin bir ilim icin vazgecilmez unsur oldugunu ifade eden Kuseyr, bu minvalde eserinin ücüncü ana bölümünde tasavvuf istilahlarini ayrintili bir sekilde hal ve makamlar cercevesinde anlatir. Kuseyrnin tasavvuf ilmine dair telif ettigi bu Risalenin bir diger önemli hususiyeti ise kanaatimizce müellifinin tasavvufu disaridan gözlemleyen bir tabakat yazari veya düsünce tarihcisi olmayip bizzat bu ilmin icerisinde bulunmasi, Eb Ali ed-Dekkak gibi büyük bir sf seyhin manev terbiyesini görüp bu hal üzere yetismis olmasidir. Bu durum, Risaleye, tasavvuf ilmine giris ve bu alanin kavramsal ve tarihsel cercevesine dair diger calismalarda bulunmayan bir önem ve hususiyet kazandirmaktadir.