Her dilde, hakkinda en cok yazilan ve en cok konusulan kelimedir ASK. Harfler, lisanlar, telaffuzlar degisir de onun, kalbi gönül, gönlü de umman yapan hali ayni kalir. ASK her dilde ayni sekilde tezahür eder.

Ona, kim ne yakistirmissa dünya kuruldugundan beri, o insandandir, yetersizdir Cünkü kim neresinden yandiysa onunla tarif eder. Tarifler birikir. Aralarinda celisir. Kimi yedi kata düsürür, kimi yedi kata cikarir. Kimse, avucunun yanginindan ötesini bilemez.

Biz; kizildan kizil, zehirden zehir, derinden derin bir hikayenin pesinde degiliz. Öylece, dokunulmaya kiyilamamis, anlatilirken mahcup, lisanlardan ve kof kelimelerden saklanmis hikayeleri derledik.

Biz; hayati, evlerinden masallar, siirler, kitaplar ucusan gönülleri, tarifsiz ve hürmetle yasanan asklari, her seyin cerceveler icinde sunuldugu zamanlarin ortasina, ümit diye yerlestirmek istedik.

Bu kitap, Gülper-Halit Refig, Berat-Cahit Zarifoglu, Ismet-Mehmet Akif Ersoy, Meskure-Ahmet Kabakli, Fevziye-Cemil Meric, Sirin Pancaroglu-Utku Dervent, Hicran-Ergun Gözenin hikayesi.

Bu kitap, hizli zamanlarin yitirdigi hayalin hikayesi.

Bu kitap, icinde kocaman bir boslukla dolasanlara, boslugun derinligince verilen ümit

Bu kitap, kalpler solda atarken, sagdan akan nehrin serinligi