Ibn Snadan ö. 4281037 sonra pek cok düsünce gelenegi bu filozofun felsef mirasiyla bir sekilde iliskiye gecmek durumunda kalmistir. Bu noktada bir mütekellim olarak Fahreddin Raz ö. 6061210 ve onun Ibn Sna felsefesiyle ilgili calismalarinin ayri bir yeri vardir. Raznin, eserlerinde kullandigi kendine özgü tasnifi, meseleleri ele alis tarzi ve ulastigi sonuclar ile farkli entelektüel disiplinler arasinda kurdugu yakin iliski, kendisinden sonra hakim bir yaklasima dönüsmüstür. Raz sonrasinda bu yaklasimi sürdüren isimlerin basinda ise medrese müfredatinin vazgecilmez klasikleri arasinda yer alan er-Risaletüs-Semsiyye ve Hikmetül-aynin müellifi Necmeddin Katib ö. 6751277 gelmektedir.
Katibnin ilm kisiligini tanitmaya ve metafizige dair görüslerini, miras aldigi entelektüel gelenekle mukayeseli bir sekilde ortaya koymayi hedefleyen bu calisma, Ibn Snadan Razye ve oradan Osmanliya uzanan nazar düsüncenin serüvenine, Katib baglaminda isik tutmaktadir.
