Yaradanin adiyla sözü daldir hokkaya
Söz var bir sandik altin, söz var gelmez okkaya
Ey ademoglu nedir seni serkes eyleyen
Gelmedi mi gidisin haberini söyleyen
Ötüsen bülbüllerin kesilince sadasi
Kalmazmis gülzarinin rengi ile nefhasi
Sanma ki bu serencam daim nesve devsirir
Bazen serbet sunarlar, bazen baldiran zehir
Gülistanin dembedem soldugunda anlarsin
Hazan yeli dalini yoldugunda anlarsin

Yoldur ömür dedigin; hanlar, duraklar coktur
Ömür güzergahindan göcmeyen kervan yoktur
Kah cöle düser izin kah bir dagin basina
Ebr-i nisan karisir gözlerinin yasina
Tek basina dogmussun, dört omuzda gidersin
Sanma ki sürüleri... Bir gölgeni güdersin
Atlilar hücum eyler yalin kilic nefere
Aziksiz cikilmazmis, dinle, seyr-ü sefere
Arsiz kurtlar sürüye daldiginda anlarsin
Kervan vurulup yolda kaldiginda anlarsin