Birbirlerinin dilini anlamiyorlardi ama yoksullugun isaret dilini az cok biliyordu burada yasayan herkes. Bu dili anlamak merhametin kapilarini sonsuza dek acmiyor olsa da muhtemel tehlikelerin sinyallerini algilamak adina önemliydi. Hikaye, semtin en islek caddelerinden birinde, kalabaligin hengamesinde göcmenler, kör köpekler, berduslar, meczuplar, pezevenkler, insan tacirleri, uyusturucu ve emlak simsarlari arasinda geciyor.
Jaklin Celik, arafta kalmanin caresizligini, yoksullarin isaret dilini, yasamin ortasinda sinir cizgisi gibi duran sakli sarap mahzenlerini insanin yüregine dokunan, sokulgan ve ince bir üslupla anlatiyor. Sarhoslarin Persembesi, son dönemlerin en özgün ve sarsici omanlarindan biri. Kutsanmis bir ayyas ayaklanmasi