Tarihinin karanlikta kalmis bir dönemine isik tutan bir dirilis destani. Üc ciltlik bu hacimli eser, nesiller boyu bitmek bilmeyen savaslar ve yikimlar ortasinda hayatta kalmaya calisan bir ailenin üzerinden bir halkin son iki yüz yillik tarihine ve onun direnis serüvenine odaklaniyor. Kücücük bir köyde yasadiklari dramlarla hayatlari birbirine zincirli siradan insanlarin ve bu insanlar etrafinda gelisen olaylari anlatirken yazar ileride zamani hizlandiracak, bir anlamda tarihin seyrini degistirecek büyük olaylarin, büyük altüst oluslarin da haberini veriyor. Bir ailenin köklerini kayip yüzyillarin derinliklerinde karakterlerinin degismeyen kaderlerinde gözlemlerken Üclü, hem eski zaman ustalarinin mesafeli yetkinligini hem de insani bakisin icten sicakligini mükemmel bir sekilde bagdastiriyor ve nihayetinde sabirla izini sürdürdügü kesintisiz dramlarla örülü kisisel trajedilerden güclü ve umut dolu bir insanlik hikayesi cikarmayi basariyor.