1923 yilindan itibaren Türkiye, amaci milli devleti kurmak ve kurumsallastirmak olan ihtilal sürecine gir-mistir ve yönetici kadronun ve bu kadronun liderinin elindeki en önemli gücü ordu olusturmustur. Ihtilalin hizini yitirmesi, diger bir deyisle devrimci yaptirimlari-nin oturmasi ile birlikte ihtilal döneminin en önemli gü-cü olan ordunun etkinliginde de en azindan görünürde bir azalma gözlemlenir.
Siyasetin en yogun dönemini yasadigi milli devleti olusturma ve devrim sürecinde, ordunun Mustafa Kemal Atatürk tarafindan siyasetten ayrildigi tezi ileri sürülür.Fakat Mustafa Kemal Atatürkün ve cevresindeki, Türk milli devletini kuran yeni siyasal seckinlerin hangi güce dayandigi aciklanmaz.
Bu calismanin temel tezi, Cumhuriyetimizin kurulus döneminde ordunun sürekli siyasetin icinde ve siyasal bir güc oldugudur. Bu güc, milli devletin kurulmasinin ve milli devleti sekillendiren, temelini büyük ölcüde Ziya Gökalpin görüslerinin olusturdugu,Türk Milliyet-ciliginin dönemsel ismi olan Kemalist devrimin de ana dayanagi, silahli örgütü olmustur. Atatürk Inönü Dö-nemlerinde, Türk Silahli Kuvvetleri adini tasiyan ince-lemede bu tespit temellendirilmis, ayrica bir kurum ola-rak ordunun 1950ye kadar gecen dönem icinde gecir-digi evrim ele alinmistir.