Bizler dünya insanligi olarak, cok büyük bir sicramanin esiginde olmanin hizlanmasi icindeyiz. Ama bireysel degil, toplu olarak. Daha yüksek bir anlayis düzeyine cikabilmek icin korkunc bir hazirlik icindeyiz. Karmasalar, yozlasmalar bundandir. Herkes son vazifesini bitirmeye calisiyor. Insanlik cok büyük bir tesir alaninin icindedir. Sicrama olayini meydana getirecek olan güc, yavas yavas yorganini örtüyor. Bütün insanlikta bunun telasi var. Kitap, sicrama öncesi dünya insanliginin basina gelebilecek büyük ve kitlesel felaketleri konu almaktadir. Bilimsel verilerden yola cikilarak felaket olasiliklari tek tek sunulmustur. Toplumsal, fiziksel ve jeolojik düzlemdeki olaylarin ana hedefi, dünya üzerindeki insanligin kendi suur ve vicdanlarinda meydana getirdikleri kabuklasma sonucunda olusan yozlasma alanlarinin icinden siyrilabilme cabasini hizlandirmaktadir.
Bütün yozlasmis kurumlariyla birlikte dünya, simdiye kadar gecip geldigi zaman ve mekanlarda hic görmedigi, hic isitmedigi ve hic konusmadigi gerceklerle karsilasma kaderini icaplarini yasiyor ve yasamaya da devam edecek. Cünkü beseri uygarligimiz büyük bir degisimin esiginde bulunmaktadir. Dejenerasyon olmadan rejenerasyon, yani yenilenme meydana gelmez. Durdugu yerde hicbir seyin yenilenmesi mümkün degildir. Muhakkak bir dejenerasyon icerisinde bulunmasi gereklidir.
