Osmanli Komsuluk Hukuku
Komsuluk, insanlarin sosyal iliskileri bakimindan aileden sonra gelen ilk basamaktir. Insanlarin birbirine ihtiyac duymasi, onlari bir arada yasamaya tesvik eder. Bir arada yasama kurallari da komsuluk hukukunu meydana getirmektedir. Bu calismada dar ve genis kapsamiyla Osmanli komsuluk hukuku ele alinmistir.
Birinci bölüm, komsuluk hukukuna iliskin temel kavramlarin tespit edilip aciklanmasina ayrilmistir. Komsulugun yaninda hem icerik hem de fiziksel bakimdan daha genis bir kavram olan mahalle üzerinde durulmustur. Bu iki temel hususlarin disinda sehir, semt, köy kavramlarindan kisaca bahsedilmistir.
Ikinci bölümde mülkiyet haklarinin kisitlanmasi bakimindan komsuluk hukuku üzerinde durulmustur. Özellikle zarar-i fahis ve komsunun sufa hakki etraflica izah edilmistir. Komsularin birbirine fahis zarar verecek sekilde eylemlerde bulunmasinin bütün hukuk sistemlerinde hukuka aykiri olarak tanimlandigindan bahsedilmistir.
Ücüncü bölüm, komsularin mahalleli sifatiyla yüklendigi sorumluluklar ve bu sorumluluklari ne sekilde yerine getirdikleri, bireyler ile mahalleli arasindaki hukuki iliskilerden olusmustur. Vakiflarin kamu hizmetlerinin görülmesindeki rolü, sahsa kefalet, kasame ve bir suctan dolayi toplu sorumluluk ile mahalleden ihrac bu bölümün önemli basliklari arasindadir.
Calismanin son bölümünde komsuluk hukukunun Tanzimat döneminde ne sekilde degisiklige ugradigi incelenmistir. Kadinin yetkilerinin azaltilmasi, bu yetkilerin cesitli nazirliklara verilmesi, Yeniceri Ocaginin kaldirilmasi, muhtarliklarin ve belediyelerin kurulmasi, ebniye nizamnamelerinin birbirine komsu olan evlerin fiziki yapisina etkisi bu bölümde arastirilmistir.