Sans dedigimiz sey, her zaman iyi sonuclar dogurmuyor. Ya da tam tersi, sanssizlik, bir felaketin esiginden dönmeye yarayabiliyor. Insanlar basit olsa da dünya tuhaf.
Bülent Ayyildizin öykülerinde dünya tuhafliklari ile tuhafliklar dünyasi bir araya geliyor; daha dogrusu, büyülü gercekci ögelerin etkisiyle sinirlar muglaklasiyor. Günlük yasama özgü dertleri, gündelik isleri, iliskileri yeniden uyarlanmis halleriyle okuyoruz.
Kamikazeler El Ele Ucmaz kitabinda bir baska mikro evren de kuruyor Ayyildiz. Kampüs Dörtlemesi öykülerinde amfiler, yemekhaneler ve labirentvari fakülte koridorlarinda tedirginlikle dolaniyoruz; o kasvetli atmosferde rahat nefes almak pek mümkün olmuyor
Bütün anlatilanlar rüya olsa ne cikar Bu kadar hakir mi görüyorsunuz alem-i hayali Bu kadar mi eminsiniz gercek dediginiz seyden Her seyi bir sisteme oturtmaktan, düzene bindirmekten bikmadiniz mi Hic nereye gideceginizi bilmeden evinizden ciktiniz mi Hangi sokaga gireceginizi icinizden bir sesin tarif ettigi oldu mu
