Gecmisten günümüze Moda üzerine yazilmis eserlerde, Modaya yerlesmis yabancilar olarak genellikle Ingiliz asilli Whittalller ile Lafontaineler, Italyan asilli Lorandolar ile Tubiniler ve diger Levantenler hakkinda bilgiler yer almis, ancak sadece Alman Kampindan söz edildiginde Alman sözcügü gecmistir. Oysaki 1930lardan 1960lara dek, sayica azimsanamayacak, üst düzey akademisyen ve sanatcilardan olusan bir Alman kolonisi Modada yasadi; üstelik bazilarinin cocuklari hayatlarini halen burada sürdürmektedir.
Is sözlesmelerinde her türlü politik faaliyet yasaklanmis olmasina ragmen, Alman profesörler Nazi trajedisi karsisinda Modada bircok gizli eylemde bulunmuslardir. Örnegin, uluslararasi casusluk faaliyetlerinin temsilcileriyle görüsmeler, müttefikler icin hazirlanan Nazi karsiti bildiriler, Hitlere düzenlenecek suikast görüsmeleri, Yahudileri toplama kamplarindan kacirma, Orta Avrupadan kacip gelen Yahudi mülteci kafilelerinin Haydarpasadan trenlerle Iskenderun ve Mersin limanlarina, oradan da Filistine gönderilmelerine yardim faaliyetleri, bu faaliyetler sirasinda daha sonra Türk Papa olarak adlandirilan Istanbuldaki Vatikan temsilcisi Rahip Roncalliyle yapilan isbirligi, 1944te Almanya-Türkiye arasindaki diplomatik iliskilerin kesilmesi üzerine Kirsehir, Corum ve Yozgata gönderilen Alman mültecilere yardim eden uluslararasi yardim kuruluslariyla ortak calismalar, Modadaki Alman Kampinin bir Gestapo merkezi haline gelmesi, genclere ve cocuklara asker egitim verilmesi gibi...