Rusya Bolsevik Partisinin kuramcilarindan olan Buharinin Aylak Sinifin Iktisadi Teorisi kitabi, kisa ama yogun ve zengin bir yapittir. Birinci Dünya Savasi boyunca Buharinin sürgün olarak yasadigi kentlerde yazilan bu kitap, ancak Ekim Devriminin ardindan, 1919da basilabilmistir. Buharin bu kitapta, Marksizmin o dönemdeki bas düsmani olan Avusturya Okulunun, özellikle de bu okulun önde gelen temsilcisi Eugen von Böhm-Bawerkin bir elestirisini yapmak üzere yola cikiyor.
Günümüzde de neredeyse tüm iktisat fakültelerinde, resm iktisat egitiminin temelini, hayattan kopuk, dogmatik ve statik marjinal fayda teorisi olusturmaktadir. Bu teori ögrencilere, iktisadi olgu ve iliskileri kavramak icin anahtarlar sunmamakta, sadece ezberlenmesi gereken matematiksel fonksiyonlar, egriler yigini olarak ders kitaplarinda yer almaktadir. Emek-deger teorisini savunanlarin bu teoriye yönelttigi elestiriler ise coktan unutturulmustur. Iste Buharinin kitabi bize bunlari tüm canliligiyla animsatiyor.
Aylak Sinifin Iktisadi Teorisi, marjinal fayda teorisine ve öznel deger yaklasimina karsi iyi düsünülmüs, siki calisilmis, akademik disiplini yüksek, enerjik ve gercek yasamdan örneklerle örülü bir teorik hücumdur.
Klasik iktisatcilardan Marx ve Engelse uzanan bilimsel hattin, kaba vülger ekonomi politige karsi nitelikli bir savunusudur. Bugünkü hakim neo-klasik iktisat, marjinal fayda teorisini kusurlarindan arindirmak icin cok ugrassa da, Buharinin bu kitapta formüle ettigi tüm temel elestiriler bugün de gecerliligini korumaktadir.
Buharin bu calismasiyla, ekonomi politigin Marksist elestirisini ilerletmekle kalmiyor, bilimsel ekonomi politigin yeniden gelistirilmesi icin de soluk borulari aciyor.