Cocuk emegi, cocuk evlilikleri gibi cocuklarla ilgili sorunlardan yogun bir sekilde bahsedildigi modern Türkiyede, bu sorunlarin tarihsel arka planina yönelik ilginin azligi sasirticidir. Osmanli toplumunda özellikle modernlesme süreci öncesinde cocuklarin yasamina iliskin cagdas dönemde cok az sey üretilmistir. Bu anlamda elinizdeki calisma, ele aldigi dönem baglaminda Osmanli toplumunda cocuklarin yasamina, icinde büyüdükleri ve sekillendikleri toplumla iliskilerine deginen ilk kitaptir. Kitap birkac konuda Osmanli cocukluk tarihi arastirmalarina katkilar sagladigini, en azindan yapilacak yeni arastirmalar icin sorular ürettigini ummaktadir. Birincisi kitap, cocuklarin yasaminda ve onlarla ilgili algilarda 19. yüzyilin baslarina ya da modernlesme sürecine kadar bir devamliligin oldugu hususunda israr etmektedir. Ikincisi Osmanlilarin, 19. yüzyildan önce de cocuklar üzerine düsündükleri, tartistiklari ve yasam döngüsünde cocuklugu yetiskinlikten tamamen ayri, kendine özgü özellikleri olan bir dönem olarak tanimladiklarina yönelik vurgudur. Osmanlilar, hukuki ve toplumsal olarak cocuklugu ve cocukluktan yetiskinlige gecisi ayrintili bir sekilde ele almislardir. Ücüncüsü Osmanli toplumunda cocuklarin, sahip olduklari sosyal ve ekonomik aidiyetlere bagli olarak ayni zaman ve mekanda pekala farkli bir cocukluga sahip olabilecekleri düsüncesidir. Herhalde önemli oranda maddi imkansizliklardan dolayi cocukluklarini baska ailelerin himayesinde gecirmek zorunda kalan cocuklar bunun icin iyi bir örnek olusturmaktadir. Dördüncüsü bu calisma, Osmanli modernlesme sürecinin cocuklarin yasaminda yol actigi dönüsümlerin daha iyi anlasilabilmesinin önemli oranda bunun öncesiyle ilgilenmekten gectigini önermektedir. Bunu yapmak cocuklarin yasaminda ve onlarla ilgili algilarda degisim ve devamliligin boyutlarini daha iyi anlamayi saglayacaktir. Osmanlilar, 19. yüzyilin ikinci yarisinda kaleme aldiklari Mecellede, cocuklugun sinirlarini halen Islam hukuku cercevesinde düsünmeye devam ediyorlardi.