Türk Dünyasi edebiyati icinde Azerbaycan nesrinin kendine özgü bir yeri vardir. 19. asrin ortalarindan itibaren Rusya üzerinden Kuzey Azerbaycana dogru esen Avrupanin kültür rüzgarlari, Kuzey Azerbaycan edebi cografyasinin büyük bir hizla genislemesine vesile olmustur. Yakin Dogu ve Orta Doguda ilk tiyatro ve nesir eserlerinin Azerbaycanda yazilmasi ve yayimlanmasi asla tesadüf degildir. Daha o yillarda, Avrupada yazilmaya ve yayilmaya baslayan tüm edebi türler, Azerbaycan edebi muhitinde de kendine yer bulabilmistir. Bu nedenle Azerbaycan nesrinin köklü bir gelenege sahip oldugunu söyleyebiliriz.
Türk okuyuculari, kendilerine sunulan bu antolojide, Azerbaycan edeb kusaklari arasindaki gecislerin; Azerbaycan nesrindeki basitlikten mükemmellige dogru gidisin bütün renklerini izleme imkani bulacaklardir. Daha dogrusu bu antolojiyi okuyan edebiyatseverlerin, Azerbaycan nesrinin bedii estetik acidan ilerlemesini de bütün yönleriyle izlemeleri mümkün olacaktir.
